-Bir insan saçının
3 kg. ağırlığı kaldırabileceğini,
- Uyluk kemiğinin
betondan daha sert olduğunu,
- Bir penisin
insanın başparmağının 3 katı olduğunu,
- Bir yiyeceğin
ağızdan mideye 7 saniyede indiğini,
- Kadın kalbinin
erkek kalbinden daha hızlı attığını,
- Bir insanın
dengede durabilmesi için 300'den fazla kasının çalıştığını,
- Kadınların bu
yazının tamamını okuduğunu,
- Erkeklerin ise
hâlâ başparmağına bakmakta olduğunu, biliyor muydunuz :)
***
- Anne, aşk nasıl bir şey?
-
Aşk mı? Şeyyy... Aşk şöyle bir şeydir kızım: Hani mesela çok
zengin ve yakışıklı
bir adama rastlarsın, seni Venedik'e götürür, mehtapta gondolla gezersiniz…
Sonra San Marco meydanında güzel bir restoranda harika bir yemek yersiniz, müzik falan ve arkasından en lüks otelde sana şahane bir gece yaşatır.
Sonra da, ne bileyim işte, sana güzel bir araba, bir daire ya da
deniz kıyısında bir villa satın alır, elmas gerdanlıklar, altın
yüzükler hediye eder. Mutluluktan uçarsın adeta… İşte aşk böyle bir şeydir
kızım...
bir adama rastlarsın, seni Venedik'e götürür, mehtapta gondolla gezersiniz…
Sonra San Marco meydanında güzel bir restoranda harika bir yemek yersiniz, müzik falan ve arkasından en lüks otelde sana şahane bir gece yaşatır.
Sonra da, ne bileyim işte, sana güzel bir araba, bir daire ya da
deniz kıyısında bir villa satın alır, elmas gerdanlıklar, altın
yüzükler hediye eder. Mutluluktan uçarsın adeta… İşte aşk böyle bir şeydir
kızım...
-
Ama anne, peki o heyecanlar, güzel duygular, kalbin küt
küt
çarpması, ilk buluşma, ilk öpücük.... Bunlar yok mu ?
çarpması, ilk buluşma, ilk öpücük.... Bunlar yok mu ?
- Ha
onlar mı? Onlara inanma… Onlar bedava kız götürmek
için
komünistlerin uydurduğu şeyler…
komünistlerin uydurduğu şeyler…
***
Yemek masamın
üstünde duran modeme uzun uzun bakan anneanem: "Bu ne?"
diye sordu.
Ben de kolay
anlasın diye: "Hani benim bilgisayarım var ya, onunla
internete giriyorum. İşte internete girmek için o kutu zorunlu,"
diye uzun uzun açıkladım.
Anneannem dinledi
beni ve: "Yani modem bu," dedi. Konu kapandı…
***
Eğer bir sokakta
yürüyorsanız ve camında; “Bu ev kiralıktır” yazılı bir
evin yanından geçip birkaç adım sonra önüne geldiğiniz bir
başka evin camında “Bu da” yazısını görürseniz, bilin ki
Trabzon’dasınız.
***
Bankada gişenin
önünde işlemimin yapılmasını bekliyorum. Yanımdaki gişede
işlem yaptıran yaşlı teyzeye, işlemini yapan kadın soruyor:
"Parayı kim alacak teyze? Alıcısına ne yazalım?"
Teyzem cevap
veriyor: "Bu paranın hayrını görme inşallah, yazalım
evladım.”
***
Temsilci:
-“İyi günler, Kadriye Hanımla görüşebilir miyim?”
Müşteri:
-“Yavrum Kadriye Ablan banyoda. Mehmet sen misin yoksa canım?”
***
Anneden
oğluna: - “Hayır çocuğum internetten indirmedim seni doğurdum
ben.”
***
Öğrenci:
-“Hocam nedir bu 37 almışım yaa!?”
Öğretmen:
-“Beter ol!”
***
Öğretmen:
-“Nerde kalmıştık?”
Öğrenci:
-“Bi saat öncesini soruyorsanız, hepimiz uyuyorduk. İsterseniz
oradan devam edelim!”
***
Öğrenci:
-“Hocam tuvalete gidebilir miyim?”
Öğretmen:
-“Neden?”
***
Yolcu:
-“Kaptan orta kapıyı rica edebilir miyim?”
Şoför:
-“Tabi abi ayıp ettin. Al götür, senden kıymetli mi?”
***
Şoför:
-“Para üstü almayan kaldı mı?”
Bütün
yolcular hep bir ağızdan: -“Ben!!!!”
Şoför:
-“Yav bi kere de unutsanız ne olur!!!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder