7.2 şiddetindeki Van
Depremi, yine Türkiye’de birçok şeyi sonsuzcasına değiştirdi,
yine pek çok şeyi olduğu gibi bıraktı.
Ülkemizin bir deprem
yıldönümü daha oldu. Acılar, hüzünler ve anılar katlanarak
yükleniyor milletimizin sırtına. Fakat hafızalarda ne kadar yer
edecek kim bilir veya ne kadar canlı kalacak?
Oradan buradan, medyadan,
internetten bir tutam “deprem” hikâyesi, yorumlar, karikatürler, klip ve fotoğraflar hepsi aşağıda.
AH BE YUNUS!
Yunus Geray daha 13’ündeydi. Yunus
depreme Van'ın Erciş ilçesinde bir internet kafede yakalandı...
Ekipler binada canlı olduğunu anlayınca hemen çalışmaya
başladılar...
Yunus, enkaz altında saatlerce
kaldı.... Kurtarma ekibi başının altına bir yastık verdi, Yunus
dinlensin diye.
Kendisine siper olan bir başkasının cansız bedeniyle saatlerce kurtarılmayı bekleyen Yunus'un sakinliği ve sabrı objektiflerden Türkiye’ye yansımış, yürekleri yakalamıştı. Kurtarma ekiplerinin başının altına verdiği yastıkla sessizce bekleyen Yunus kurtarıldığında tüm Türkiye umutlanmış, sevinmişti.
Ancak sabaha karşı Yunus'tan acı
haber geldi. İç kanaması da olan Yunus'un hastaneye giderken kalbi
dayanmadı ve yaşama veda etti.
NAZANLARIN KUŞU
Erciş’te bir K9 arama köpeği
enkazın üzerinde dolaşıyor. Yan enkazda özel cihazlarla dinleme
yapılıyor. O sırada enkazın arasından bir muhabbet kuşu
havalanıyor. Bekleyenlerden biri, “Nazanların kuşu bu” diye
sesleniyor. Muhabbet kuşu enkazdan ayrılmıyor, uzak bir köşeye
konuyor. Saatler geçiyor ve önce 3 ardından 4 yaşında bir çocuk
ve sonunda anneleri Nazan Altınkaya binadan, 21 saat sonra
çıkarılıyorlar.
TAMAMEN YIKILAN TEK OKUL
Van’da 234 okul ağır ve orta hasar
görse de tamamen yıkılan ‘tek’ okul merkeze 50 kilometre
uzaklıktaki Gedikbulak İlköğretim Okulu oldu. 1952 yılında
eğitim vermeye başlayan okulun depremde yıkılan ek binası 1988
yılında yapılmış. 14 köyden taşıma ile öğrenci getirilirken
11 derslikli okulun mevcut sayısı 785. Depremde yerle bir olan okul
sadece 1 ay önce öğretmenlerinin ceplerinden ödeyerek aldıkları
malzemelerle tadil edilmişti.
AZRA VE MUHAMMET BEBEKLER
Van' ın Erciş ilçesinde bir evin
enkazından 14 günlük Azra bebek tam 47 saat sonra, annesi ve babaannesi de 50 saat sonra sağ olarak çıkarıldı.
Depremden en çok etkilenen yerlerden
biri olan merkeze 30 kilometre uzaklıkta bulunan 200 haneli Alaköy.
11 kişi enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi. Betonarme
yapılarının büyük bölümünün sağlam kaldığı köyde,
sadece kerpiç yapıların yıkıldığı görüldü. Deprem
sırasında, anneannesi ve 5 yaşındaki kuzeniyle bulunduğu kerpiç
yapılı evin yıkılmasıyla enkaz altında kalan 6 aylık Muhammet
Enes Karael de tavan döşemesi olarak kullanılan kereste sayesinde
yaşama tutundu. Baba Necmettin Karael, olaydan 5 dakika sonra
enkaz aralığından bebeğin ağlama sesinin geldiğini, çöken
tavan döşemesinin bebeği yıkıntıdan koruduğunu belirtti.
Karael, bebeği kısa sürede enkazdan çıkardığını, yüzünde
ufak bir çizik ve morarma olduğunu anlattı.
ANNE VE BABA İLE AYNI SON
Alanya Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nden emekli Kamil ve Atiye Atman çiftinin 7 yaşındayken evlat edindikleri tek kızı öğretmen Melike Atman, Erciş’te oturduğu evin çökmesi sonucu enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi. Ağustos ayında çekilen kurayla Van’ın Erciş ilçesine bağlı Salmanağa Köyü İlköğretim Okulu’na atanan Melike Atman’ın gerçek ailesini Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde 1995’te meydana gelen depremde kaybettiği öne sürüldü.
Alanya Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nden emekli Kamil ve Atiye Atman çiftinin 7 yaşındayken evlat edindikleri tek kızı öğretmen Melike Atman, Erciş’te oturduğu evin çökmesi sonucu enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi. Ağustos ayında çekilen kurayla Van’ın Erciş ilçesine bağlı Salmanağa Köyü İlköğretim Okulu’na atanan Melike Atman’ın gerçek ailesini Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde 1995’te meydana gelen depremde kaybettiği öne sürüldü.
ÜSTEĞMEN, NİŞANLISINI KURTARDI
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Van’a gönderdiği 83 kişilik arama kurtarma ekibi de Erciş’te çöken bir binadaki 3 öğretmeni canlı olarak enkazdan çıkardı. Öğretmenlerden biri de Üsteğmen Onur Eryaşar’ın nişanlısı Gül Karaçoban’dı. Eryaşar, arama kurtarma ekiplerine enkazı elleriyle kazıyarak yardım etti ve sonunda nişanlısını enkazdan yaralı olarak çıkardı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Van’a gönderdiği 83 kişilik arama kurtarma ekibi de Erciş’te çöken bir binadaki 3 öğretmeni canlı olarak enkazdan çıkardı. Öğretmenlerden biri de Üsteğmen Onur Eryaşar’ın nişanlısı Gül Karaçoban’dı. Eryaşar, arama kurtarma ekiplerine enkazı elleriyle kazıyarak yardım etti ve sonunda nişanlısını enkazdan yaralı olarak çıkardı.
12 YIL SONRA AYNI KÂBUS
17 Ağustos 1999’daki depremde
Avcılar’da 8 saat enkaz altında kalan Hanife Kaya yaşadıklarını
bir türlü unutamadı ve uzun süre depremin izlerini taşıdı. İki
yıl önce evlenen Hanife Kaya, hayatını tam düzene sokmuştu ki
Van’a tayini çıktı. Hanife Kaya, 7.2 büyüklüğündeki deprem
sırasında arkadaşıyla birlikte evde bulunuyordu. Yaşadıkları 5
katlı apartman yerle bir olurken, iki öğretmen de enkaz altında
kaldı. 24 saat sonunda arma kurtarma ekipleri, Hanife öğretmene
ulaştı. Yasin Kata enkazdan çıkarılan eşini ellerini tutarak
hastaneye uğurladı.
KANSERİ YENDİ, DEPREME YENİLDİ
Van’da yolda yürürken 7.2
büyüklüğündeki deprem sırasında binalardan düşen beton
parçasının başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybeden
ilköğretim okulu öğretmeni 25 yaşındaki Okay Yaşar, 2 yıl
önce kan kanseri olmuş, gördüğü tedavi sonucu sağlığına
kavuşmuştu.
DEVLET ONLARI BARINAKSIZ BIRAKTI’
Alınan bilgiye göre 2 yıl önce
Van’ın Gürpınar İlçesi Çok programlı Lisesi Matematik
Öğretmenliğine atanan Özgür Subaşıay ile aynı dönemde Van
Şehit İbrahim Karaoğlanlıoğlu Lisesi Matematik Öğretmenliğine
atanan Emel Şubaşıay 8 Temmuz 2011’de Turgutlu’da
düzenlenen törenle hayatlarını birleştirdi.
Çift depreme evlerinde yakalandı ve binanın yıkılması sonucu yaşamlarını yitirdi. Çiftin cesetleri birbirine sarılmış halde bulundu.
Mustafa Subaşıay, “Ben 27 yıl boyunca açlıkla, sefalet içinde büyüttüm. Devlete emanet ettim. Oğlumu devlet benden aldı 2 bin km öteye verdi. Benden ayırdı. Onu burada güvencesiz bıraktı onu benim kollarımdan kopardı. Kimse oğlunu göndermek istemiyordu ama onu ben gönderdim, ‘Git gönüllü ol devletine yararlı ol’ dedim. Ama devlet onları burada barınaksız bıraktı. Bu mezar binaya mahkûm etti. Bu binayı araştırın. Oğlumun gelinimin katili bulunup cezasını çeksin” dedi.
Çift depreme evlerinde yakalandı ve binanın yıkılması sonucu yaşamlarını yitirdi. Çiftin cesetleri birbirine sarılmış halde bulundu.
Mustafa Subaşıay, “Ben 27 yıl boyunca açlıkla, sefalet içinde büyüttüm. Devlete emanet ettim. Oğlumu devlet benden aldı 2 bin km öteye verdi. Benden ayırdı. Onu burada güvencesiz bıraktı onu benim kollarımdan kopardı. Kimse oğlunu göndermek istemiyordu ama onu ben gönderdim, ‘Git gönüllü ol devletine yararlı ol’ dedim. Ama devlet onları burada barınaksız bıraktı. Bu mezar binaya mahkûm etti. Bu binayı araştırın. Oğlumun gelinimin katili bulunup cezasını çeksin” dedi.
MESUT’UN MUCİZESİ
Erciş'i vuran deprem
sonrası ilçeye gelen polis, jandarma, kurtarma, sivil savunma ve
Türkiye'nin
değişik yörelerine ait arama kurtarma ekipleri 47 enkaz bölgesinde
arama yaptı. Üç ayrı noktada arama yapan ekipler, bölgeden iki
kişinin cesedini çıkardı. Kurtarma ekipleri, yoğun bir şekilde
dinleme faaliyeti yaparak dakikalarca uğraştıkları bölümde sağ
olduğu belirlenen 22 yaşındaki Abdullah Pinti'ye ulaştı.
Enkaz bölgesinde ikinci bir kişinin daha sağ bulunduğu ihtimalini değerlendiren ekipler, Zaman zaman tamamen sessiz bir ortam isteyerek enkazda dinleme yaptılar ve enkazın altında yaralı olarak bekleyen Mesut Ozan Yılmaz’ı kurtardılar.
Mesut başına gelenleri şöyle
anlattı: “İlk defa öyle bir depremle karşılaşıyorum. Deprem
olur olmaz masanın altına girdim. Çoğunluğu kolon üstüne
düştü, taşıyamadılar. Okey oynuyordum, deprem olur olmaz
masanın altına girip, başımı karnıma çektim.
İdrarımla ağzımı ıslatıyordum,
onun dışında hiç zor değildi. Ses sürekli irtibatımız vardı
ama kim olduğunu bilmiyorduk. Ben ikinci kattaydım, birinci kata
inmişim.
Benle beraber bir kişi daha vardı.
Tamamen bir şans. Dövüşüyorduk, konuşuyorduk. Herkes kendi
nefsi deniyor ya, o orda yaşanıyor. Yer dövüşü vardı. 17
yıllık arkadaşı o sırada samimi değil. 32 saat az bir süre
değil. Çoğu zaman uyuyorduk.
Kafamı koyduğum şey bir kişinin
cesedi idi. Sağda ceset, solda ceset. Ortalık mahşer yeri
gibiydi.”
YARDIM, YARDIM, YARDIM
Van’da yardım dağıtımındaki
sıkıntılar vatandaşların sabırlarını tüketirken zor anlar
yaşamasına neden oldu. Bazı yerde insanlar çadırları alabilmek
için birbirini ezdi. Asker kalabalığı dağıtmak için havaya
ateş açtı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik de
Kızılay'ı eleştirdi: "Kızılay deprem bölgesinde çadır
temin etme noktasında iyi bir sınav veremedi" dedi.
DÜNYA MEDYASINDA DEPREM
ANKA haber ajansı, dünya medyasının Van depremini nasıl gördüğünü aktardı:
New
York Times, deprem bölgesinde "kahramanlık
ve inanılmaz hayatta kalma öyküleri"nin olduğunu, örnekler
vererek anlattığı haberinde 9 bin çadır ve 25 bin battaniye ile
gıda gönderildiğini belirtikten sonra: "Ancak yardım
çabaları, bazı yerlerde çok kaotik idi ve bazı yardım dağıtma
merkezlerinde kavgaların yaşandığına ilişkin haberler geldi"
diye yazdı.
Wall
Street Journal: "Depremin vurduğu
bölge, sismik olarak aktif ancak pek hazırlıklı olmadığı,
bölgede az sayıda bina, 7 büyüklüğündeki bir depreme dayanmak
için hazır olduğu yönünde” değerlendirme yaptı. Ayrıca,
binaların kolay çökmesine de dikkat çekildiği haberler ve
yorumlarda dış yardım önerilerinin reddedilmesi de
eleştirildi.
İngiliz The Guardian: "Dondurucu soğukta geceyi dışarıda geçirmek zorunda kalan on birlerce insan konusundaki kaygılar artıyor" yorumunu yaparken, binaların kolayca çökmesinin yarattığı endişelere, bazı yardım çabalarının sosyal medya tarafından örgütlendiğine, binlerce twitter mesajının alındığına dikkat çektikten sonra da: "Ancak daha karanlık bir tarafı da var. Van illinin nüfusu çoğu Kürt ve yasa dışı ayrılıkçı PKK’ya bir destek merkezidir. Bir Türk TV sunucusu, bazen polisle çatışan Kürtlerin neden güvenlik personelinden yardım bekledikleri sorusuyla protestolara yol açtı" diye yazdı.
İngiliz Times: "Zayıf Mantık" başlıklı haberinde "korkunç deprem sonrası, Türkiye’nin komşularından yardım alması gerektiğini" belirterek, Türk hükümetinin dış yardımları reddetme kararını "acımasızlık ve duygusuzluk" olarak yorumladı. BBC Türkçe tarafından yansıtılan haberde Erdoğan hükümetinin dış yardımları reddetme gerekçelerinin yeterli bulunmadığı kaybedildi. "Türk gururu, başka türlü durumda yaşayacak olanların kanı ve kırık kemikleri üzerine inşa edilmemeli", "Bölgesel istikrar, arkadaşlık üzerine şekillenir ve Türkiye kendisine bunu teklif eden ülkelerle çevrili. Bu nedenle bu yardımları kabul etmeli" gibi ifadeler kullanıldı.
İngiliz The Guardian: "Dondurucu soğukta geceyi dışarıda geçirmek zorunda kalan on birlerce insan konusundaki kaygılar artıyor" yorumunu yaparken, binaların kolayca çökmesinin yarattığı endişelere, bazı yardım çabalarının sosyal medya tarafından örgütlendiğine, binlerce twitter mesajının alındığına dikkat çektikten sonra da: "Ancak daha karanlık bir tarafı da var. Van illinin nüfusu çoğu Kürt ve yasa dışı ayrılıkçı PKK’ya bir destek merkezidir. Bir Türk TV sunucusu, bazen polisle çatışan Kürtlerin neden güvenlik personelinden yardım bekledikleri sorusuyla protestolara yol açtı" diye yazdı.
İngiliz Times: "Zayıf Mantık" başlıklı haberinde "korkunç deprem sonrası, Türkiye’nin komşularından yardım alması gerektiğini" belirterek, Türk hükümetinin dış yardımları reddetme kararını "acımasızlık ve duygusuzluk" olarak yorumladı. BBC Türkçe tarafından yansıtılan haberde Erdoğan hükümetinin dış yardımları reddetme gerekçelerinin yeterli bulunmadığı kaybedildi. "Türk gururu, başka türlü durumda yaşayacak olanların kanı ve kırık kemikleri üzerine inşa edilmemeli", "Bölgesel istikrar, arkadaşlık üzerine şekillenir ve Türkiye kendisine bunu teklif eden ülkelerle çevrili. Bu nedenle bu yardımları kabul etmeli" gibi ifadeler kullanıldı.
İspanyol El Pais de: "Kurtarma
ekipleri, olanak eksikliğinden şikayet ediyor" başlıklı
haberinde kurtarma ekiplerinin yanında halkın enkaz altındakileri
kurtarmak için elleriyle kazdığını ve bir hemşireye atfen
de:"Canlı kalanları Ağrı, Van, Muş ve Hakkari’ye
gönderiyoruz ancak yollardaki kaos nedeniyle birçoğu, yetişemiyor"
sözlerini yazdı.
Amerika’nın Sesi, çöken binaların altında yakınlarını arayanların enkazı elleriyle kazdığını ifade ederken, artçı sarsıntılara rağmen arama kurtarma çalışmaları oldukça başarılı olduğu yorumunu yaptı. Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin binaların kötü inşa edilmesi olduğuna işaret edilen haberde, "Özellikle devletin inşa ettiği binalar depremlerde ilk çökenler" görüşü öne sürüldü. Ayrıca, Güneydoğunun ülkenin en yoksul ve ücra köşesi olmasının, telefon bağlantısının kopmasıyla bölgeden haber almanın zorlaşmasının ve yolların hasar görmesi nedeniyle küçük köy ve kasabaların akıbetinin "oldukça kaygı verici" olduğu belirtildi.
Amerika’nın Sesi, çöken binaların altında yakınlarını arayanların enkazı elleriyle kazdığını ifade ederken, artçı sarsıntılara rağmen arama kurtarma çalışmaları oldukça başarılı olduğu yorumunu yaptı. Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin binaların kötü inşa edilmesi olduğuna işaret edilen haberde, "Özellikle devletin inşa ettiği binalar depremlerde ilk çökenler" görüşü öne sürüldü. Ayrıca, Güneydoğunun ülkenin en yoksul ve ücra köşesi olmasının, telefon bağlantısının kopmasıyla bölgeden haber almanın zorlaşmasının ve yolların hasar görmesi nedeniyle küçük köy ve kasabaların akıbetinin "oldukça kaygı verici" olduğu belirtildi.
DEPREM VE DEPREM MAKİNASI
Yiğit Can Kaytmaz Vatan’da yazdı, buna göre:
“Alaska’da, ABD Hava Kuvvetleri,
ABD Donanması, Alaska Üniversitesi ve ABD Savunma Sistemleri
Geliştirme Ajansı (DARPA) tarafından finanse edilen Yüksek
Frekanslı Aktif Auroral Araştırma Programı (HAARP) tesisi’nin
yüksek frekanslı enerji çıkışları ile atmosferin iyonosfer
katmanındaki değişimleri gözlüyor. Gayri resmi kaynaklar
HAARP’ın deprem yaratabildiğini, ozon tabakasını kullanabildiği
iddialarını ortaya atıyor.
HAARP’ın verileri daha önce de tartışmaya sebep olmuştu. 11 Mart’ta Japonya’da yaşanan 9 büyüklüğündeki depremden birkaç saat önce HAARP’ın frekans ölçme sisteminde 2.5 Hz’lik bir değişim ortaya çıkmış. 12 Ocak 2010’da Haiti’deki 7 büyüklüğündeki deprem öncesinde HAARP’ın frekansları yayınlayan sisteminde yaklaşık 2 Hz’lik bir hareketlenme yaşanmış. Van’daki deprem için aynı verilere bakıldığında ortaya 21 Ekim, saat 08.00’da başlayan bir hareketlenme görülüyor.
HAARP’ın verileri daha önce de tartışmaya sebep olmuştu. 11 Mart’ta Japonya’da yaşanan 9 büyüklüğündeki depremden birkaç saat önce HAARP’ın frekans ölçme sisteminde 2.5 Hz’lik bir değişim ortaya çıkmış. 12 Ocak 2010’da Haiti’deki 7 büyüklüğündeki deprem öncesinde HAARP’ın frekansları yayınlayan sisteminde yaklaşık 2 Hz’lik bir hareketlenme yaşanmış. Van’daki deprem için aynı verilere bakıldığında ortaya 21 Ekim, saat 08.00’da başlayan bir hareketlenme görülüyor.
ABD’nin önde gelen eğitim
kuruluşlarından MIT’e göre iyonosfer’e gönderilen dalgalar
bir ısınmaya neden oluyor ve fay hattından radyoaktif radon
gazının çıkmasını sağlayarak depremi tetikliyor.”
MİZAHIN GÖR DEDİĞİ
"Kardeşinin felaketini ilahi adalet, şehitlerin intikamı olarak gören vicdanları bu aymazlıktan kurtaracak acil bir kurtarma ekibi var mıdır acep?" diye soran Gırgır, Marmara depremi sırasında aynı şekilde "ilahi adalet" yorumlarında bulunanları da hatırlatarak, hala daha sosyal sorumluluk ve toplumsal hafıza sahibi olan mekanizmalar olduğu konusunda bir umut oldu her şeyden önemlisi.
TUĞBA ÖĞRETMENİN ARKADAŞLARI ONUN İÇİN KLİP YAPTI
DEPREM FOTOĞRAFLARI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder